o an her şeyi anlatabilirdim. ne oldu, ne olmadı, nasıl veya neden...
tek cümleyle konuyu kapatabilmek umuduyla "mutlu etmeyi beceremedim." dedim.
"halbuki yeryüzünde en kolay mutlu olabilen insandı."
16 Ağustos 2015 Pazar
mutlu etmek
31 Temmuz 2015 Cuma
çok sayıda kalp kırıklığı fark
bir kadının beni ilk tanıdığında sevemiyor oluşunu bir türlü anlayamadım. hayatımdaki tüm kadınlar, ilk önce bir kez onmaz biçimde kalbimi kırdı.
bu kadınların beni sevmeye başlayabilmesi için, kırılan parçaları birleştirmem gerekti. ancak her seferinde bir şeyler değişti.
bu yüzden benim hatırladığım ben ile, bugün olduğum ben arasında çok sayıda kalp kırıklığı fark var.
bu kadınların beni sevmeye başlayabilmesi için, kırılan parçaları birleştirmem gerekti. ancak her seferinde bir şeyler değişti.
bu yüzden benim hatırladığım ben ile, bugün olduğum ben arasında çok sayıda kalp kırıklığı fark var.
Etiketler:
55 fiction,
edebiyat,
kısa,
minimal,
orhun kayaalp,
öykü
21 Mayıs 2014 Çarşamba
katl
iyi eğitimli, nazik, sessiz sakin, kendi halinde bir adamdı.
şimdi cansız bedeni masamda yatıyor. iki farklı sert cisimle darp edilmiş, sol kolu ve yedi kaburgası onmaz şekilde kırılmış, irili ufaklı çakıl taşları kafatasına gömülmüş. ömrü boyunca işittiği hakaretlerden olsa gerek, bir kulağından kan sızmış...
Etiketler:
55 fiction,
edebiyat,
kısa,
minimal,
orhun kayaalp,
öykü
10 Mayıs 2014 Cumartesi
sığınacak liman
"insan mutlu olunca yazamıyor, insan hangi yaratıcı faaliyeti gösteriyorsa, mutsuzluktan doğuyor." şeklindeki, herkesin hemfikir olduğu fikrini dile getirdi.
ben de karşı çıkmayacaktım elbet, ancak eksik bildiği bir şey vardı.
yazan insan için yazmak, sığınılacak bir liman. fırtınanın yıkımından kurtaracak bir başka liman bulunca, yazmayı unutuveriyor insan.
ben de karşı çıkmayacaktım elbet, ancak eksik bildiği bir şey vardı.
yazan insan için yazmak, sığınılacak bir liman. fırtınanın yıkımından kurtaracak bir başka liman bulunca, yazmayı unutuveriyor insan.
Etiketler:
55 fiction,
edebiyat,
kısa,
minimal,
orhun kayaalp,
öykü
20 Ekim 2013 Pazar
yıldırım
doğduğu gece, ardı arkası kesilmemiş yıldırımların. o yüzden de yıldırım koymuşlar adını. bir ömür, hep hakkını da verdi... çalışkandı, birinin yardıma ihtiyacı olsun ilk el uzatan o olurdu, cenaze namazlarında hep en ön saftaydı.
nihayete ererken ömrü, bir tek adı vardı sahip olduğu. o da ona yetmişti.
nihayete ererken ömrü, bir tek adı vardı sahip olduğu. o da ona yetmişti.
Etiketler:
55 fiction,
edebiyat,
kısa,
minimal,
orhun kayaalp,
öykü
16 Ekim 2013 Çarşamba
tenefüs
zil çaldığında ikimiz de sınıflarımızın kapısında dikilir, gelene geçene kapıyı açmayı kendimize görev bilirdik. kısa kısa da olsa, ona bakabildiğim anları kaçırmak istemezdim. küçüktük, ne diyebileceğimi bir türlü bilemezdim. öylece bir şeyler olsun diye beklerdim.
güzel şeyler, onları bekleyen insanların başına gelmezmiş. sonraları öğrendim...
güzel şeyler, onları bekleyen insanların başına gelmezmiş. sonraları öğrendim...
Etiketler:
55 fiction,
edebiyat,
kısa,
minimal,
orhun kayaalp,
öykü
29 Temmuz 2013 Pazartesi
dedektif
telefondaki ses "ikimiz de biliyoruz ki beni yakaladığında, yaptıklarım bir yana, aklımdan geçirdiğim şeyler için dahi yargılanacağım."
adımlarımı sıklaştırdım, nihayet önünde durduğum kapı kilitli değildi. kapıyı araladığımda, elinde telefonuyla beni beklediğini gördüm. göz göze geldik. sesini duyabiliyordum ve sesi aynı zamanda telefonumdan da geliyordu:
"ancak yine de her şey için çok geç olacak..."
adımlarımı sıklaştırdım, nihayet önünde durduğum kapı kilitli değildi. kapıyı araladığımda, elinde telefonuyla beni beklediğini gördüm. göz göze geldik. sesini duyabiliyordum ve sesi aynı zamanda telefonumdan da geliyordu:
"ancak yine de her şey için çok geç olacak..."
Etiketler:
55 fiction,
edebiyat,
kısa,
minimal,
orhun kayaalp,
öykü
24 Temmuz 2013 Çarşamba
başyapıt
"kendinden büyük bir şey yarat."
zımpara çekmekten nasır tutmuş eline batan kıymığı çıkartırken, aklından geçen cümle bu oldu. sonra bir adım geri çekildi ve üzerindeki tahta tozunu silkeledi.
sonunda tabutunu bitirmişti.
zımpara çekmekten nasır tutmuş eline batan kıymığı çıkartırken, aklından geçen cümle bu oldu. sonra bir adım geri çekildi ve üzerindeki tahta tozunu silkeledi.
sonunda tabutunu bitirmişti.
Etiketler:
55 fiction,
edebiyat,
kısa,
minimal,
orhun kayaalp,
öykü
2 Aralık 2012 Pazar
adsız -14-
"sürekli kazanmaya ihtiyacım yok. yalnızca elzem olduğunda kazanayım kâfi." dedi. içtikleri çaydı, mevzu niçin bu kadar derinleşti anlamadı kadın. adam lafını sürdürdü:
"bunun dışında hayatın getireceklerine herhangi bir itirazım yok.
kaçak dövüşmeyelim, yeter."
"bunun dışında hayatın getireceklerine herhangi bir itirazım yok.
kaçak dövüşmeyelim, yeter."
Etiketler:
55 fiction,
edebiyat,
kısa,
minimal,
orhun kayaalp,
öykü
24 Kasım 2012 Cumartesi
akıl tutulması
dar ve dik merdivenlerden tırmandı. evinin kapısı, sabah çıktığı kapıdan farklı görünüyordu.
kapıyı açtı. gözünün gördüklerini, zihninin işlemesi bir hayli zaman aldı.
kapıyı açtı. gözünün gördüklerini, zihninin işlemesi bir hayli zaman aldı.
Etiketler:
55 fiction,
edebiyat,
kısa,
minimal,
orhun kayaalp,
öykü
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)